(...)
Kız kuzeni görenler onun güzelliğinden hemen etkilenir ve ona övgüler yağdırırdı. Bu sırada eli ayağına dolaşan ve nereye koyacağını bir türlü bilemediği güzelliğiyle çaresiz kalan zavallı kız kuzeni yalnız bırakan Ada beni yakalar, kendinden emin ve o şahane sesinde küçük ürpertilerle fısıldardı:
"Sen de onu çok güzel buluyor musun Mabelciim?"
Böyle bir şeyi nasıl olup da düşünebildiğine şaşkınlıktan ağzım açık kalır, herkesin duyacağı biçimde bağırırdım:
"Bence sen dünyadan bile güzelsin Ada!" (Ertesi yıl evreni öğrenecek ve "evrenden bile güzel" olduğunu söyleyecektim.)
(...)
Author: Buket Uzuner