yatağı olmayan insanların birilerini dinleyecek kadar sabrı yoktur
Hakan GündayTags: hakan-günday kinyas-ve-kayra
Tanıdıkları insanlara yeterince borcları vardı.Bir de hayata borclanmak istemediler.Onun icin aldıkları her nefesi geri verdiler.
Hakan GündayTags: hakan-günday piç
Bekleyin' demişti. 'Burada bekleyin. Onlar size gelecek.'
'Kimler?' diye sormuştu Filipinli.
'Hayatının anlamını bulmuş olanlar. Hayatlarını adayacakları şeyleri bulmuş olanlar gelecek. Siz de kalplerini söküp, yerine, o şeyleri koyacaksınız. Sonra da kalpleri fırlatıp atacaksınız!'
'Ama...' demişti kızılderili. Kalpleri olmadan nasıl hayatta kalırlar?'
'Göreceksiniz!' demişti bina.
'Peki ya kimse gelmezse?' diye sormuştu Filipinli.
'Kim kalbinden vazgeçecek kadar kendini birşeye adayabilir ki?'
'Onu da göreceksiniz!' demişti bina.
'Ya hayatlarının anlamını bulamayanlar?' diye söze girmişti kızılderili. 'Onlar ne olacak?'
'Onlar da, göğüslerinde birer et parçasıyla, canlı canlı çürüyecekler. Ve buna da yaşamak demeye devam edecekler!'
Son soruyu Filipinli sormuştu: 'Neden şimdi?' Kimbilir bugün kadar kaç kişi hayatını birşeylere adadı? Neden şimdi çıktın ortaya?'
Son kez konuşmuştu bina: 'Çünkü DERDA adında bir çocuk doğdu!
Tags: hakan-günday az
Derda’nın derisindeki yarığı tek eliyle bir perde gibi aralayıp, diğeriyle kitabı etine gömdü. Kalpten gelen ve kalbe giden ne varsa, bütün damarları sayfaların arasına sıkıştırıp kitabı kapadı. Ellerini yarıktan çektiği anda Tutunamayanlar’ın pompaladığı kanla Derda hayat buldu. İlk aldığı nefesle şişen göğsüne bakan kızılderili, ameliyat masasının altındaki çöp kutusunun pedalına basıp kapağını açtı ve elindeki kalbi içine attı. Çünkü et, hiçbir işe YARAMAZDI...
Hakan GündayTags: hakan-günday az
Page 1 of 1.
Data privacy
Imprint
Contact
Diese Website verwendet Cookies, um Ihnen die bestmögliche Funktionalität bieten zu können.