Kendi yasama ihanet etmeden bu tasaları nasıl haklı görebilirdim? Girdiğiniz çıkmazların önemine nasıl inanabilirdim? Size gerçekten inandıkça, o güçsüz ve kendini beğenmiş sözlerinizden, o miskin davranışlarınızdan, o budalaca kuşkularınızdan daha fazla bir şey olduğunuza tamamen inandıkça, size nasıl inanabilirdim?

Ingeborg Bachmann

Mots clés ingeborg-bachmann undine



Aller à la citation


Marcel ise şöyle öldü:
Bir gün bütün berduşların Paris'in kent manzarasından silinmelerine karar verilmişti. Sosyal yardım örgütü, aynı zamanda kentin doğru dürüst bir görünümde olmasıyla da ilgilenen ve düşünülebilecek en resmi nitelikteki sosyal yardım örgütünün ilgilileri, polisle birlikte Rue Monge'a geldiler, tek istedikleri, yaşlı adamları yaşama geri döndürmek, dolayısıyla da yaşama hazır olsunlar diye önce yıkayıp paklamaktı. Marcel yerinden kalkıp onlarla birlikte gitti, çok sakin bir adamdı, birkaç kadeh şarap sonra bile hâlâ bilge ve uysal kalabilen bir insandı. Gelmelerini o gün büyük bir olasılıkla hiç umursamamıştı, belki de caddedeki iyi yerine, metronun sıcak havasının mazgallardan dışarı çıktığı yere geri dönebileceğini düşünüyordu. Ama kamunun esenliği için yapılmış olan, içinde çok sayıda duşun bulunduğu yıkanma salonunda sıra Marcel'e de geldi, onu duşun altına soktular ve duş hiç kuşkusuz ne fazla sıcak, ne de fazla soğuktu, ama Marcel yıllardan beri ilk kez çıplaktı ve ilk kez suyun altına girmişti. Daha kimse durumu kavrayıp yardımına koşamadan düştü ve hemen oracıkta öldü. Ne demek istediğimi anlıyor musun! Malina, biraz ne yapacağını şaşırmış gibi bakıyor, oysa ne yapacağını asla şaşırmaz. Bu öyküyü anlatmayabilirdim. Ama duşu bir defa daha hissediyorum, Marcel'in üstündeki neleri yıkamaya hakları yoktu, bunu biliyorum. Eğer bir insan kendi mutluluğun buharları arasında yaşıyorsa, eğer bir insanın "Allah sizden razı olsun"un dışında söyleyecek pek sözü yoksa, o zaman o insanı yıkamaya kalkışmamalı, o insan için iyi olanı o insanın üstünden yıkayıp akıtmamalı, birini olmayan bir yaşam için arındırmaya kalkışmamalı...

Ingeborg Bachmann

Mots clés inspirational-quotes malina ingeborg-bachmann



Aller à la citation


Anlıyorsun değil mi, ateşli mektuplarım, ateşli çağrılarım, ateşli tutkularım, yanmış ellerimle kağıda döktüğüm bütün bir yangın -en çok korktuğum şey, bütün bunların bir parça yanmış kağıda dönüşebilme olasılığı. Dünyadaki tüm kağıtlar sonunda ya kömürleşmiştir ya da suda yumuşamıştır, çünkü ateşin üstüne hep suları püskürtür.

Malina: Eskiler, aptal biri için, onun kalbi yoktur, derlerdi. Aklın ve zekanın bulunduğu yer diye kalbi göstermişlerdi.
Kalbini her şeye açmak, tüm söylevlerini ve mektuplarını ateşe boğmak zorunda değilsin.

Ama ne kadar çok insanın yalnızca kafası var ve kafasından çok hiçbir şeyi yok, bir bilsen! Ve onların kalpleri yok.

Ingeborg Bachmann

Mots clés inspirational-quotes malina ingeborg-bachmann



Aller à la citation


Etimin konuk ettiği ruhum, ikiyüzlü ev sahibinden daha da büyük bir düzenbazdır. Her şeyden önce onunla karşılaşmaktan çekinmeyelim. Çünkü düşündüğüm hiçbir şeyin benimle ilişkisi yok. Her düşünce, yabancı tohumların yeşermesinden başka bir şey değil. Beni ilgilendiren hiçbir şeyi düşünecek gücüm yok, hep beni ilgilendirmeyen şeyleri düşünüyorum.

-Ingeborg Bachmann, Otuzuncu Yaş

Ingeborg Bachmann

Mots clés ingeborg-bachmann



Aller à la citation



Page 1 de 1.


©gutesprueche.com

Data privacy

Imprint
Contact
Wir benutzen Cookies

Diese Website verwendet Cookies, um Ihnen die bestmögliche Funktionalität bieten zu können.

OK Ich lehne Cookies ab