Çünkü insan kendi hayatının içinde kaybolmuşken nadiren dikkat eder sabah kahvaltısında kac dilim ekmek yediğine
Hakan GündayMatematiği kuvvetli değildi ama çıkarlarını hesaplamasını bilirdi.
Hakan Gündayİnsanlar..." dedim fısıldayarak. "Taşırlar insanları. Kundaktayken, tabuttayken. Hep taşıyacak birileri olur. Bazıları dostluktan, bazıları cepteki paradan, bazıları da içinde bulundukları sistem bir gün onlara da taşınma sırasının geleceğini söylediği için, taşırlar insanı...
Hakan GündayBekleyin' demişti. 'Burada bekleyin. Onlar size gelecek.'
'Kimler?' diye sormuştu Filipinli.
'Hayatının anlamını bulmuş olanlar. Hayatlarını adayacakları şeyleri bulmuş olanlar gelecek. Siz de kalplerini söküp, yerine, o şeyleri koyacaksınız. Sonra da kalpleri fırlatıp atacaksınız!'
'Ama...' demişti kızılderili. Kalpleri olmadan nasıl hayatta kalırlar?'
'Göreceksiniz!' demişti bina.
'Peki ya kimse gelmezse?' diye sormuştu Filipinli.
'Kim kalbinden vazgeçecek kadar kendini birşeye adayabilir ki?'
'Onu da göreceksiniz!' demişti bina.
'Ya hayatlarının anlamını bulamayanlar?' diye söze girmişti kızılderili. 'Onlar ne olacak?'
'Onlar da, göğüslerinde birer et parçasıyla, canlı canlı çürüyecekler. Ve buna da yaşamak demeye devam edecekler!'
Son soruyu Filipinli sormuştu: 'Neden şimdi?' Kimbilir bugün kadar kaç kişi hayatını birşeylere adadı? Neden şimdi çıktın ortaya?'
Son kez konuşmuştu bina: 'Çünkü DERDA adında bir çocuk doğdu!
Tag: hakan-günday az
Derda’nın derisindeki yarığı tek eliyle bir perde gibi aralayıp, diğeriyle kitabı etine gömdü. Kalpten gelen ve kalbe giden ne varsa, bütün damarları sayfaların arasına sıkıştırıp kitabı kapadı. Ellerini yarıktan çektiği anda Tutunamayanlar’ın pompaladığı kanla Derda hayat buldu. İlk aldığı nefesle şişen göğsüne bakan kızılderili, ameliyat masasının altındaki çöp kutusunun pedalına basıp kapağını açtı ve elindeki kalbi içine attı. Çünkü et, hiçbir işe YARAMAZDI...
Hakan GündayTag: hakan-günday az
Seni anlıyorum" demek büyük bir yalandır. Kocaman bir yalan. Kimse kimseyi anlayamaz ve tanıyamaz dünyada... Var olan en sağlam zırh insan vücududur. İçindekileri en iyi saklayan kasa odur.
Hakan GündayVe en büyük acının kendininkinin olduğunu düşünüyorsun. Dünyadan haberi olmayan tüm gerizekalılar gibi.
Hakan GündayÖlümsüzüm ben" dedim. Ölene kadar...
Hakan GündayÜçüncü dünya ülkelerinde insanlar arabalarını, kamyonlarını boyarlar, üzerlerine resimler çizip, yazılar yazarlar. Çünkü Üçüncü Dünya ülkesi insanı bindiği makineyi icat etmemiştir. İcat etmediği için de yakın hissetmez kendini. Sahibi gibi görünmesi, karakter kazanıp kişileştirilmesi gerekir arabanın. Kullandığı her ithal makineye isim takıp sadece kendine has şekil ve yazılarla damgalaması, Üçüncü Dünya'nın asla yok olmayacağını gösterir. Birileri, sahip olduğu aleti boyamaktan vazgeçene kadar da yok olmaz!.. Kadın suratını boyar. Çünkü suratı kendisine değil, güzelliğini takdir edecek olan erkeğe aittir. Kimse kendi yarattığı bir boku boyamaz!..
Hakan GündayHayat her bölümünde ayrı bir hikayenin döndüğü neşeli bir dizi değil, sonunda herkesin öldüğü ve katilin bulunamadığı sıkıcı bir filmdir.
Hakan Günday« prima precedente
Pagina 4 di 6.
prossimo ultimo »
Data privacy
Imprint
Contact
Diese Website verwendet Cookies, um Ihnen die bestmögliche Funktionalität bieten zu können.